Kamuoyunda büyük yankı uyandıran Yenidoğan Çetesi davasında, lider olduğu iddia edilen Fırat Sarı, ağır suçlamalarla hakim karşısına çıktı. Uzun süredir yürütülen soruşturmanın ardından İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Fırat Sarı'nın yanı sıra örgütün diğer üyelerinin de yargılanması devam ediyor. Özellikle bebek kaçakçılığı, şiddet ve organize suç faaliyetleriyle suçlanan Fırat Sarı'nın, suçlamalar karşısında yapacağı savunma merakla bekleniyor.
Savcılık makamı, Fırat Sarı ve diğer sanıkların, yeni doğan bebekleri yasa dışı yollarla kaçırma, satma ve ailelerinden zorla ayırma suçlarıyla ilgili detaylı iddialarda bulundu. Savcı, Sarı'nın liderliğindeki çetenin, organize bir şekilde çalışarak bebekleri yasadışı evlat edinme ağına dahil ettiğini ve bu faaliyetlerin büyük bir gelir sağladığını belirtti. Ayrıca, çetenin faaliyetleri sırasında şiddet kullanıldığı ve birçok ailenin mağdur edildiği ifade edildi. Sarı, mahkemede bu suçlamaların hiçbirini kabul etmediğini ve kendisine karşı kurulan bir komplo olduğunu savundu.
Duruşmada ifade veren mağdur aileler, yaşadıkları zorlukları ve acıyı gözyaşları içinde anlattılar. Aileler, bebeklerinin nasıl zorla ellerinden alındığını ve bu süreçte yaşadıkları çaresizliği ifade ederken, mahkeme salonunda duygusal anlar yaşandı. Çocuklarını kaybeden anneler, Fırat Sarı ve çetesine karşı en ağır cezanın verilmesi gerektiğini söyleyerek adalet talebinde bulundu. Savcılık, Fırat Sarı'nın bebek kaçakçılığı ağı içinde merkezi bir rol oynadığını ve bu nedenle ağır cezalarla karşı karşıya kalması gerektiğini belirtti.
Fırat Sarı, savunmasında, çetenin lideri olmadığını ve suçsuz olduğunu iddia etti. Avukatları, suçlamaların delil yetersizliği nedeniyle düşürülmesi gerektiğini savunarak, Sarı'nın örgütle bağlantılı olmadığını kanıtlamaya çalıştı. Ancak mahkeme, savcılığın sunduğu telefon dinlemeleri, tanık ifadeleri ve operasyon sırasında elde edilen materyallerin delil niteliği taşıdığına hükmederek davanın görülmeye devam edilmesine karar verdi. Savcı, Fırat Sarı'nın uzun yıllar boyunca organize suç faaliyeti içinde bulunduğunu ve bu süreçte birçok masum insanın hayatını kararttığını iddia etti.
Duruşmanın sonunda mahkeme heyeti, Fırat Sarı ve diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdi ve davanın bir sonraki oturum tarihini belirledi. Davanın kamuoyu tarafından bu kadar yakından takip edilmesi, toplumda bu tür suçlarla ilgili hassasiyetin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Birçok insan, mağdur olan ailelerin hak ettikleri adaleti bulması ve suçluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği konusunda hemfikir.
Yenidoğan Çetesi davası, çocuk kaçakçılığı ve organize suçların toplum üzerindeki yıkıcı etkisini bir kez daha gündeme taşıdı. Davanın devam eden sürecinde mahkeme heyetinin nasıl bir karar vereceği ve Fırat Sarı'nın suçlu bulunup bulunmayacağı merakla bekleniyor. Bu dava, hem adaletin sağlanması hem de bu tür organize suçların önüne geçilmesi açısından önemli bir örnek teşkil ediyor.